so:text
|
Belki kitap da bilirdi özlem içinde kıvranmasını; ama bu özleyiş, insanoğlunun özleyiş biçiminden çok farklı ve bu nedenden ötürü de hiçbir zaman anlaşılamadan kalıyordu. Düşünebilme yeteneğine sahip her varlık kimi zaman bilimin canlıyla cansız arasındaki çekiştiği sınıra, insanoğlunun çekilmiş tüm şuurlara olduğu gibi, düzmece ya da artık eskimiş gözüyle bakardı. Bu ayrına karşı insanoğlunun bilinçaltında belirginleşen başkaldırı, kendini "ölü varlık" kavramının çevresinde açığa vururdu. Bir şeyi "ölü" diye nitelendirmek, bir zamanlar onun da bir yaşamı olduğunu kabullenmekten başka bir şey değildir. Bir varlığın yaşamadığını açıklamak zorunluluğunu duyan insanoğlu, bunu yaptığı anda varlığın bir zamanlar yaşamış olmasını istemiş ve bu isteği dile getirmiş demektir. (tr) |